japonların felsefesidir ve uzun ömrün anahtarı olduğuna inanırlar. asıl anlamı “hep meşgul kalarak mutlu olma”dır. i̇nsan hep meşgul kalarak mutlu olabilir mi peki? tabii ki hayır.
japonların buradaki amacı sevdiğiniz herhangi bir şeyle meşgul olduğunuzda mutlu olduğunuzu ve bunun yanında yediğiniz yemekler, yaptığınız fiziksel aktivitelerin de hayatınızı olumlu yönde etkilediğini söylerler. yemek yerken sofrada her çeşit yemeğin olması göz doyurucu olduğundan yiyeceğiniz yemeğin yarısını yer ve bu durum sofradan tok bir şekilde kalkmanızı sağlar. sağlıklı kalmak için dinç bir vücut her zaman çok önemli olmuştur. her sabah yapacağınız on dakikalık bir fiziksel aktivite daha sağlıklı olmanızı sağlar. bir gün japonya’nın en yaşlı insanına nasıl bu kadar uzun yaşadığını sorarlar. verdiği cevap ise düzenli uyku, sevdiği işi yapmak, spor ve sağlıklı beslenmekten geçtiğini söyler.
günümüzde bunu uygulamak biraz zor olabiliyor. hayat yaşantımızın getirdiği stres ve gelecek kaygısı hepimizi ele almış durumda. evet hayat uzun değil ama yaşadığımız hayat da bizlerin elinde. hep başkalarının hayatlarına bakarak yaşayamayız. hepiniz kendi ikigainizi oluşturabilirsiniz. on dakika yürümek, kitap okumak ve sevdiklerinize zaman ayırmak inanın sizlere de iyi gelecektir.
sevdiğim bir filozofun sözleriyle cümlelerime son veriyorum.
“bazı insanlar kendi ikigailerini bulmuşken diğerleri hâlâ arıyorlardır. oysaki onu içlerinde taşırlar.”
japonların buradaki amacı sevdiğiniz herhangi bir şeyle meşgul olduğunuzda mutlu olduğunuzu ve bunun yanında yediğiniz yemekler, yaptığınız fiziksel aktivitelerin de hayatınızı olumlu yönde etkilediğini söylerler. yemek yerken sofrada her çeşit yemeğin olması göz doyurucu olduğundan yiyeceğiniz yemeğin yarısını yer ve bu durum sofradan tok bir şekilde kalkmanızı sağlar. sağlıklı kalmak için dinç bir vücut her zaman çok önemli olmuştur. her sabah yapacağınız on dakikalık bir fiziksel aktivite daha sağlıklı olmanızı sağlar. bir gün japonya’nın en yaşlı insanına nasıl bu kadar uzun yaşadığını sorarlar. verdiği cevap ise düzenli uyku, sevdiği işi yapmak, spor ve sağlıklı beslenmekten geçtiğini söyler.
günümüzde bunu uygulamak biraz zor olabiliyor. hayat yaşantımızın getirdiği stres ve gelecek kaygısı hepimizi ele almış durumda. evet hayat uzun değil ama yaşadığımız hayat da bizlerin elinde. hep başkalarının hayatlarına bakarak yaşayamayız. hepiniz kendi ikigainizi oluşturabilirsiniz. on dakika yürümek, kitap okumak ve sevdiklerinize zaman ayırmak inanın sizlere de iyi gelecektir.
sevdiğim bir filozofun sözleriyle cümlelerime son veriyorum.
“bazı insanlar kendi ikigailerini bulmuşken diğerleri hâlâ arıyorlardır. oysaki onu içlerinde taşırlar.”
